Mariéta’ın hayatı radyo sayesinde kurtuldu

Dünya radyo günü her yıl 13 Şubatta kutlanıyor ve her yıl farklı bir tema ile karşımıza çıkıyor. Yine bir dünya radyo gününde, eski Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Ban Ki-moon, radyonun zorluklarla karşı karşıya kalan toplumlara, afetlere maruz kalanlara, umutsuzca haber bekleyenlere hayat kurtaracak bilgiyi sağladığını anlatan çok güzel bir açıklama yapmıştı. Açıklamalarını radyo ile olumlu mesajlar vererek devam ettiren Ban, “Dünya Radyo Gününde radyonun hayat kurabildiğini ortaya koyacağımız yönündeki kararlılığımızı vurgulayalım” diyerek mesajına son vermişti. 1999 yılında yaşanan Gölcük depreminde radyonun ne kadar önemli bir mecra olduğunu bir kez daha anlamıştık. Anlatacağım hikaye radyonun hayat kurtarma açısından günümüz gelişen teknolojisinde bile hala ne kadar önemli olduğunu bir kez daha ortaya koyuyor.

Size Mariéta’ın hikayesini anlatacağım…

Marieta henüz 1 yaşındayken yüksek ateş şikayeti ile rahatsızlandı. Ailesi onun bir kuş yüzünden lanetlendiğini düşündü.

Babası Tibandiba Lankoande, parasının çoğunu geleneksel metodlara harcadı ama hiçbir işe yaramadı ve Marieta 6. günün sonunda komaya girdi.

Daha sonra tesadüfen radyoda sıtma belirtilerini ve semptomlarını nasıl tanırsınız şeklinde sıtmayı açıklayan bir spot duydu.

“Eğer radyo spotunu duymamış olsaydım bugün Marieta hayatta olmazdı.” diyor.

Radyo mesajları, kitle iletişim araçlarının insanların sağlığı üzerinde bir etkisi olup olmadığını araştırmaya çalışan Uluslararası Kalkınma Medyası (DMI) ve Londra Hijyen ve Tropik Tıp Okulu tarafından yürütülen devasa bir araştırmanın parçasıydı.

DMI CEO’su Roy Head: “Tipik bir Afrika ülkesinin sağlık bakanıysanız ve sağlık için harcayacağınız para nüfus başına 30-40 ABD Doları ise, kelimenin tam anlamıyla kimin yaşadığını, kimin öldüğünü bilmeli ve dolayısıyla paranın her kuruşunun yerinde harcandığının kanıtlanmış olması lazım diyor.

Uluslararası Kalkınma Medyası (DMI),  ülkede beş yaşından küçük çocukların en büyük katillerinden üçü olan sıtma, ishal ve zatürre belirtilerine odaklanan 150 farklı bir dakikalık radyo spotu hazırladı. Spotlar üç yıl boyunca günde 10 kez yedi yerel radyo istasyonunda yayınlandı.

BMJ Global Health dergisinde yayınlanan sonuçlar, araştırmanın ilk yılında yerel sağlık kliniklerinde sıtma semptomları için yapılan görüşmelerin, spotların yayınlanmadığı bölgelere kıyasla % 56 oranında arttığını göstermektedir.

Zatürree istişareleri % 39, ishal% 73 oranında artmıştır.

Araştırmacılar bunu doğrudan ispatlayamasalar da, projelerinin 3 yaşın altındaki tüm çocuklarda 3.000 hayat kurtardığını tahmin etmek için bilgisayar modellemesini kullandılar.

Radyo yerelleşebiliyor ve etkileşimi fazla

Davranış değişikliğinin ardındaki psikolojiye bakan Londra Sosyal Ekonomi ve Siyaset Bilimi Okulu’ndan Sosyal Psikolog Dr. Jennifer Sheehy-Skeffington, davranış değişikliğinin ne denli önemli olduğuna şaşırdığını söyledi.

“İnsanlar bu belirtileri kontrol altına almak için büyük olasılıkla bu spotların etkisinde kaldılar.”

Dr. Jennifer Sheehy-Skeffington, bunun başarının bir parçası olduğunu düşünüyor, çünkü sadece tek yönlü iletişime dayanmak yerine, araştırmacılar insanların soru ve endişelerini tartışmasına olanak tanıyan düzenli etkileşimli bir model geliştirdiler diye ekliyor.

Sheehy-Skeffington, ayrıca şöyle devam ediyor: ” Ayrıca yerel insanlarla, gerçekten ilgi çeken, insanların duygularını öne çıkaran ve insanların temel davranışlarını değiştirmeye yarayacak senaryolar, dramalar ve hikayeler geliştirmede de çalıştılar. Bazı uzmanların sadece insanlara sıkıcı bilgiler vermesinden daha etkili olduğunu düşünüyorum diyor…

Burkina Faso‘da medya kullanım alışkanlıkları oldukça sıradışı. DMI’nin araştırmasına göre, kırsal nüfusunun çoğu, kendi yerel dillerinde topluluk radyo istasyonlarını dinliyor.

Öte yandan, ulusal istasyon ağırlıklı olarak Fransızca yayın yapıyor. Ve kırsal alanlarda televizyona erişim nadir.

Asıl sorulması gereken soru şu;

Bu tür sağlık ile ilgili kamu spotları, dünyanın birçok yerinde, birden fazla radyo ve TV istasyonunda ve internet ortamında insanların dikkatini çekmek için yarışıyor ama aynı başarıyı sağlıyor mu?

Medyanın bunu tek başına yapamadığı açık ve net. Kamu sağlığı, temizlik ve beslenme, çocuk sağlığı için çok önemlidir.

Bununla birlikte, milyonlarca çocuk hala önlenebilecek ya da iyileştirilebilecek hastalıklardan ölürken, doğru zamanda doğru mesaj verilmesi hayatları kurtarmaya yardımcı olabilir.

Marieta’ya gelince, köyündeki herkes ona “radyonun çocuğu” diyor…

 

Kaynak: www.bbc.co.uk

Henüz yorum yazılmamış

Yorum bırak

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir